admin

KENDİNLE CİHAT VE KENDİNİ GELİŞTİMEK

BAŞARIYA GİDEN YOLDA İNSAN-I KAMİL

Facebook Twitter Pinterest LinkedIn BAŞARIYA GİDEN YOLDA İNSAN-I KAMİL ADAM OLMAK Günümüzde hepimizin aradığı şey, iç dünyamızı anlamak ve gerçek potansiyelimizi keşfetmek. İşte bu arayışımızda […]

insan-i-kamil-

BAŞARIYA GİDEN YOLDA İNSAN-I KAMİL

ADAM OLMAK

Günümüzde hepimizin aradığı şey, iç dünyamızı anlamak ve gerçek potansiyelimizi keşfetmek. İşte bu arayışımızda bize rehberlik edecek önemli bir kavram var: “İnsan-ı Kamil.” İsmi bile büyülü ve güçlü olan bu mertebe, kişisel gelişim ve motivasyonumuzun en önemli anahtarlarından biri olarak karşımıza çıkıyor.

İnsan-ı Kamil, bütün alemleri kuşatan ve içinde toplayan birleştirici bir mertebeye sahip. Düşünün ki, tüm varlık âlemleri onun özünde toplanıyor. Bu derin kavram, her birimizin içinde bir hazine olduğunu hatırlatıyor. Evet, siz de bir İnsan-ı Kamil adayısınız; içinizde keşfedilmeyi bekleyen o muazzam potansiyele sahipsiniz.

İnsan-ı Kamilin büyüklüğünü ve üstünlüğünü şöyle düşünebiliriz:

 On sekiz bin âlem, bir havanda dövülse hamur olacak ve bu hamurun içinde İnsan-ı Kamil’in özü bulunacaktır. Bu insan; on sekiz bin âlemi, on sekiz bin gözle seyreder. Her âleme, o âleme özgü bir gözle bakar. Duygular âlemine duygu gözüyle, akılla sezilenlere akıl gözüyle, manalara ise kalp gözüyle bakar. Diğerleri ise buna kıyas edilemez. Duygu gözüyle manaları seyredebileceğini sananlar, sadece bir ümit içinde erirler; bu, işin ehline mahsus bir anlayıştır.

İç dünyamızı keşfetmek, duygularımızı ve düşüncelerimizi anlamak için bazen derinlere dalma cesaretini göstermemiz gerekebilir. Bir gün, sessiz bir ormanda yürüyüşe çıkan Yusuf’un hikayesini düşünelim. Ormanda yalnız başına yürürken, doğanın sakinliği ve güzelliği ona iç dünyasına dalmak için cesaret verdi. Bir ağacın altında otururken, rüzgârın esintisiyle suya düşen bir yaprağı izlemeye başladı. O an, su yüzeyindeki yaprağın akışa teslim oluşu ona derin bir huzur verdi ve içindeki gerçeği anlamasını sağladı. Kendini küçük bir parça sanarken, aslında içinde en büyük âlemi barındırdığını keşfetti.

Bu öyküden ilham alarak,

Hayatınızda iç dünyanızı keşfetmeye zaman ayırın. Rabıta yapın, kitaplar okuyun, seminerlere katılın veya sadece sessiz bir yürüyüşe çıkın. İç sesinizi dinleyin ve duygularınızın, düşüncelerinizin farkına varın. İşte bu, kendinizi gerçekten tanıma ve kişisel gelişim yolculuğunda ilk adımlardan biri olacaktır.

İnsan-ı Kamilin büyüklüğü, tüm alemleri kuşatma gücünde yatıyor. Onun gözleriyle on sekiz bin âlemi seyrettiğini düşünün. Duygular âlemine duygu gözüyle, akıl âlemine akıl gözüyle, manalara ise kalp gözüyle bakıyor. Onun gibi bir bakış açısına sahip olmak, her şeyi daha berrak ve anlamlı kılacaktır.

Hayatınızdaki herhangi bir zorlukla karşılaştığınızda, İnsan-ı Kamilin gücüyle yüzleşin. Belki iş hayatınızdaki bir zorlukla mücadele ederken, duygusal bir kriz yaşarken veya kişisel hedeflerinizi gerçekleştirirken kararlılıkla ilerlerken bu güçten yararlanabilirsiniz.

 Unutmayın ki, siz de bir İnsan-ı Kâmil adayısınız ve iç dünyanızın zenginliğini keşfetmeye hazırsınız. İnsan-ı Kâmil, tüm varlık âlemlerini kapsayan bir birleştirici mertebeye sahiptir ve İsm-i Azam makamındadır. İsm-i Azam, tüm isimleri içinde barındıran en büyük isimdir ve İnsan-ı Kâmil de aynı şekilde, mülk, melekut, ceberut ve lahut âlemlerini içinde toplayarak her şeyi kuşatır. Ne olursa olsun, her yerde aynı şekilde ortaya çıkar ve her şeyde zuhur eder. Hazret-i Ali’nin de ifade ettiği gibi, insan kendini küçük bir parça sanırken aslında içinde en büyük âlemi gizler.

“Büyüklük, içimizdeki sınırsız potansiyeli keşfetmeye cesaret etmekle başlar.”

“Kendini bilmek, yaşamın gerçek anlamını bulmaktır.”

“İç dünyanızın gücü, dış dünyanızın yansımasıdır.”

İç dünyanızın gücünü keşfedin, motivasyonunuzu artırın ve bir İnsan-ı Kâmil olarak potansiyelinizi ortaya çıkarın. Hayatın güzelliklerini ve büyüsünü iç dünyanızda bulduğunuzda, gerçek başarıya giden yolda ilerlemeye başladığınızı fark edeceksiniz.