admin

beynimizi uyandırın

BEYNİNİZİ UYANDIRIN

Facebook Twitter Pinterest LinkedIn BEYNİNİZİ UYANDIRIN   Uyuyan beyninizi uyandırın. Beyin nasıl uyandırılır? Beynin uyanma zamanı gelmedi mi? Daha etkili düşünmek için, daha etkili öğrenmek […]

beynimizi uyandırın

BEYNİNİZİ UYANDIRIN

 

Uyuyan beyninizi uyandırın. Beyin nasıl uyandırılır? Beynin uyanma zamanı gelmedi mi?

Daha etkili düşünmek için, daha etkili öğrenmek için beynimizi uyandırmak zorundayız. Biz beynimizin yaklaşık % 1 ini ya da daha azını depo olarak kullanmaktayız.

Peki geri kalan kısım kullanılmıyor mu? Kullanılmıyorsa bunu kullanmanın yolları nelerdir. ?

Beyin potansiyelinin neden bu kadar azının kullanılmasının temel sebeplerinin başında, beynin nasıl çalıştığının, yakın zamanlara kadar bilinmemesi geliyor.

Zihinsel yeteneğimizi kullanmakta karşılaştığımız birçok sorun, beynin temel kapasitesinin eksikliğinden değil, onun potansiyeli ve nasıl kullanılacağı konusunda yetersiz bilgiden kaynaklanmaktadır.

Beyin geliştirmenin özü;

Düşünme sürecinizde etkin bir denetim sağlamak, çözülmesi güç sorunlara daha etkili bir şekilde yaklaşmanızı sağlayacak olan zihinsel araçlar geliştirmek, kendinizi hatalı sanılarınızdan, kendinize duyduğunuz güven eksikliğinden ve katı düşüncelere duyduğunuz aşırı güvenden kaynaklanan zihinsel kördüğümden kurtulmanızı sağlamaktır.

İnsan beyninin muazzam potansiyelini bilim adamları henüz keşfediyorlar. Önemi asla ikinci derece olmayan bir organdır BEYİN

1 dakikada insan beyninde 100.000 ile 1.000.000 arasında elektro- kimyasal reaksiyon meydana gelmektedir.

Dünyanın tüm telefon sistemlerinin karmaşıklığı beynimizin bezelye büyüklüğündeki bir parçasına eşdeğerdir.

Beyin yaşam boyunca saniyede on yeni bilgi alsa dahi dolum noktasına ulaşamıyor.

İnsan beyninde 10 milyar nöron bulunmaktadır. Her bir nöronun binden fazla sinapsı, yani sinir hücreleri arasındaki bağlantı noktaları var. Beynin nörolojik sisteminin engin iletişim ağı içindeki toplam ilişki sayısı son derece astronomiktir; bu sayı bilinen evrendeki parçacık sayısından daha fazladır

Beyni ciddi bir şekilde inceleyen nörologlar bile onun gerçek sınırlarını, hatta hangi tür beynin daha güçlü olduğunu bile belirleyememektedirler

Düşündükçe, hafızasını kullandıkça nöronlar arası bağların güçlenmesinden ve artmasından dolayı insanın hafıza gücüde gelişmektedir. Beynini kullanmayanlarda ise nöronlar arası bağlar zayıflamakta ve potansiyel hafıza gücü kullanılamamaktadır.

Bunlar sadece beynin kapasitesine bazı örnekler

Beyin kapasitesini kullanma yöntemlerinden de kısaca bahsedersek, bunları şöyle özetleyebiliriz;

  • Aklı devamlı uyarmak ve akılda tutma ve önemseme pratiklerini mümkün olan her yerde yapmak gerekiyor.
  • Temel bellek deposunu artırmak amacıyla yeni konular ve yeni diller öğrenmek için bir program başlatma,
  • Zihinsel katılığınızı yenin ve onu esnetin,
  • Konuştuğunuz dili öğrenin ve onu anlamaya çalışın,
  • Kişisel kelime bilginizi geliştirin, basmakalıp kelimeler kullanmayı bırakın.
  • Duygularınıza güvenmeyi öğrenin.
  • Sayılara yeni bir yaklaşım geliştirin, problemlere mantıklı bir şekilde yaklaşın.
  • Anlayışa ulaştıran şeyleri gözlemleyin, başarınızı anımsamak üzerinde yoğunlaşın
  • Kendinize ayarlanın, kendi ölçüm aracınız olun
  • Alışılmadık sosyal durumlara katılın, kaybolmaktan korkmayın.
  • Duyularınızı ve dikkat alanınızı geliştirin, algılarınızı geliştirin ve onlara güvenmeyi öğrenin.

Yasli-bir-insanin-beyni

Peki beyin yaşlandıkça düşüşe geçer mi?

 

Profesör Mark Rosenzweig,beyin yaşlandıkça, düşüşe geçtiği tezini reddediyor ve diyor ki “eğer beyin uyarılırsa, hangi yaşta olursa olsun, insan beynindeki bağlantıların toplam sayısı artacaktır”

Bunlara örnek olarak da Rosenzweig Picasso’nun en iyi ürünlerini doksan yaşlarında verdiğini, ünlü besteci Haydn ın yaşamının son yıllarında en güzel bestelerinden bazılarını yazdığını veriyor.

Eğer beyin düzgün beslenir ve bakılırsa yaşla ilerleyeceğini anımsayın

Tarihte tüm büyük beyinler, dehalarının temelinde üretici hayal güçlerini kullanmışlardır. Çok iyi, hafıza yoktur. Eğitilmiş ya da eğitilmemiş hafıza vardır.

Modern dünyada hemen hemen her beyin fırtınası ve yaratıcı düşünme grubu yeni bağlantıların ve daha daha fazla hayal gücünün aktif arayışına dayanmaktadır.

Eğer Guinness Rekorlar Kitabına girmek size ilginç geliyorsa kendi olağanüstü belleğinizi kullanarak bunu başarbilirsiniz.

Beyninizin size karşı değil, sizin için iyi çalışmasının tekniği olumlu düşünmenin ileri şekillerini uygulamaktır.

Beyin Egzersizleri ve Zihin Gücünü Arttırmak için şu yolları takip edebilirsiniz.

  • Zihinsel gücümüzü korumak ve geliştirmek için çeşitli egzersizler yapabiliriz. Filmlerden, dizilerden veya kitaplardan ezberlediğimiz özlü sözler, hafızamızı güçlendirmek ve iletişimimizi zenginleştirmek için harika bir yöntemdir. okuduğumuz kitaplarda yada izlediğimiz filimler de duyduğumuz etkileyici sözleri ezberleyip, konuşmalarımızda ustalıkla kullanarak kendimizi ifade edebiliriz. Böylece beynimizdeki bilgi saklama ve geri çağırma yeteneğini geliştiririz.
  • Soyut düşünme becerimizi artırmak için de harika bir egzersiz olan ikinci yöntemde, güzel bir tabloya veya harika bir manzaraya odaklanıyoruz. Resmin içine girerek kendimizi orada hayal ediyoruz. Ormanda yürüyüş yaparken huzurun tadını çıkarıyor, deniz sahilinde güneşlenerek rahatlıyor veya sevdiğimiz takımın şampiyonluk kutlamasında coşkuyu hissediyoruz. Bu hayal gücü çalışmaları, zekamızı geliştirirken, aynı zamanda keyifli bir zaman geçirmemize yardımcı olur.
  • Üçüncü egzersizde, geçmişte yaşadığımız önemli bir hatırayı canlandırmaya çalışıyoruz. İlkokuldaki ilk gün gibi anılar, beynimizde derin izler bırakır. O günü tüm detaylarıyla hatırlamaya çalışmak, hafızamızı güçlendirir ve soyut düşünme yeteneğimizi destekler.
  • Dördüncü adımda, telefon rehberimizdeki kişileri hatırlama egzersizine odaklanıyoruz. Kimlerle iletişim halinde olduğumuzu, son görüşmelerimizi ve buluşmalarımızı hatırlamak, hafızamızı tazelemek için harika bir yoldur. Aynı zamanda uzun süredir görmediğimiz sevdiklerimizi hatırlayarak, onlarla iletişime geçme isteği uyandırabiliriz.
  • Egzersizlerin beşinci aşamasında, hafta sonu veya tatil planları yaparak zihnimizi çalıştırıyoruz. Detaylı planlamalar yapmak, zekâmızı ve organize olma yeteneğimizi güçlendirir. Hangi kafede ne yiyeceğimizi düşünmek, hangi mağazaya uğrayacağımızı planlamak gibi basit ayrıntılar bile zihinsel aktiviteyi artırır.
  • Altıncı egzersizde, yemeklerimizi planlamak da beynimizi meşgul eden bir uğraştır. Haftalık menüler oluşturmak, yemek tariflerine odaklanmak ve alışveriş listesi hazırlamak, beyin fonksiyonlarını aktif tutar.
  • Son egzersizde ise, her an ve her yerde beynimizi meşgul edecek küçük detayları fark etmeye çalışıyoruz. Evin merdivenlerini saymak, dişçide beklerken çevredeki süsleri incelemek veya deniz kenarında çakıl taşlarını renklerine göre sıralamak gibi basit ama etkili yöntemlerle zihnimizi aktif tutuyoruz.

Beyin egzersizleriyle düzenli olarak çalıştırdığımız zihnimiz, günlük hayatta daha odaklanmış, hafızası güçlü ve yaratıcı düşünce yeteneği gelişmiş bir şekilde bize eşlik edecektir. Unutmayalım ki, zihin her gün biraz daha ışıldar ve biz de bu ışıltıyı hayatımıza taşıyarak daha başarılı ve mutlu bireyler olabiliriz.