admin

EY GENÇ GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREN GÜÇ

EY GENÇ: GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREN GÜÇ

Facebook Twitter Pinterest LinkedIn EY GENÇ: GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREN GÜÇ   Sevgili gençler, sizler milletimizin umudu, gözü ve her şeyisiniz. Geleceğin teminatı olarak sizlerin omuzlarına büyük […]

EY GENÇ GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREN GÜÇ

EY GENÇ: GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREN GÜÇ

 

Sevgili gençler, sizler milletimizin umudu, gözü ve her şeyisiniz. Geleceğin teminatı olarak sizlerin omuzlarına büyük bir sorumluluk düşüyor. Gelecek, siz sevgili gençlerin elinde şekillenecek. Bu yüzden şimdi kaleminizi hazırlamanın, sözlerinizi dikkatle seçmenin ve yürekten iletişim kurmanın zamanı geldi. Şu an, Yunus Emre, Mevlana gibi büyük düşünürlerin yaptığı gibi, insanların kalplerine seslenme zamanı. İnsanların gönüllerini yakalamak, onları anlamak ve fethetmek için harekete geçme zamanı. Unutmayın, gönüller fethedildiğinde geriye dönülemez bir iz bırakırsınız.

 

Dediler inanma, az daha dur, kaybedecek anın yok, zaman hızlı bahadır.” Hepimize hep bunu söylediler, değil mi? Çocukluğunuz hızla geçiyor, gençlik gelip çatıyor ve bir bakıyorsunuz ki yirmi beş yaşındasınız. Ergenlik dönemi bile hızla geçiyor. Şimdi dünya sizin önünüzde, her nefes aldığınızda birileri sizi izliyor gibi hissediyorsunuz. Evet, teknoloji ile gizlilik kaygıları arttı, ama bu durumda bile fırsatlar ve olanaklar var. Unutmayın, bu dünya sizin avucunuzda ve sizden haberi var. Bu fırsatları değerlendirin!

 

Batan gemide yan gelip uyuyan var.” Ülkemizin manevi durumu açıkça görülüyor. Gidişat belli. Ancak birçok genç, sorunları görmezden gelip basit sorunlara takılıyor, küçük sorunları büyütüyor. Sevgili gençler, geleceğiniz sizin elinizde. Önümüzde daha uzun yıllar var. Ülkeniz için önemli bir rol oynayacaksınız. Şu an, yan gelip uyuma zamanı değil.

EY GENÇ GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREN GÜÇ

“Sana dar bu hudutlar, hedefi büyüt artık.”

Gençlerimizin hedefleri sınırlı gibi görünüyor. Neden daha büyük düşünmüyorsunuz? Sınırlar kafanızda, gerçekte yoklar. Avrupa’ya gittiğinizde Avrupa Birliği ülkelerinde sınırlar yok. Siz de bu sınırları aşabilirsiniz. Büyük hayaller kurun, büyük hedefler belirleyin. Dedelerimiz de küçük düşünmemişlerdi. Onlar, hayallerinin ve ideallerinin sınırlarını aşmışlardı.

 

“Ne madalya ne unvan hesap sırf Allah’adır.” Peki, neden bunları yapmalıyız? Maddi başarılar için mi? Hayır, dedelerimiz bu yolu sadece Allah’a adadılar. İnsanlara güzellikleri yaymak, onları bu güzellikle tanıştırmak için çabaladılar.

 

“Sırtına dünya konsa şikayet yok Bahadır.” Gençlerimiz bazen en küçük sorunlarda şikayet ediyorlar. Ancak unutmayın, gerçekten büyük bir yük yok. Sorunları aşabilirsiniz.

 

“Davan kadar büyüksün, hedefin kadar yücesin.” Soruyorum size, hedefiniz ne? Davanız ne? Sadece okulu bitirip bir meslek sahibi olmak mı? Bu yeterli değil. İnsanlar, davaları kadar büyüktür. Hedeflerinizi büyütün, hayallerinizi yükseltin. Önce kendiniz inanın, sonra başkalarını inandırın. İnanıyorsanız, korkmayın, sizi kimse tutamaz.

 

Düşünün, tarih boyunca büyük isimler hep büyük hayallerin peşinden gitmişlerdir. Fatih Sultan Mehmet’in, Yavuz Sultan Selim’in, Mevlana’nın hayalleri büyük olmasaydı, onlar neden bu kadar büyük ve yüce olsunlar? İmkansız gibi görünen hedeflere ulaşmak için çaba sarf ettiler ve başardılar.

 

Her anlamda hedeflerinizin büyüklüğü, davalarınızın yüceliği, sizin büyüklüğünüzü ve yüceliğinizi gösterir. Allah sizi özel ve potansiyel dolu bir şekilde yarattı. Verdiği bu yetenekleri fark edin. Büyük hedefler belirleyin, uğruna ölümü göze alabileceğiniz büyük bir davanız olsun. İnanın, insanlar sizi takdir edeceklerdir. Siz gençler, geleceği şekillendirecek güce sahipsiniz. Unutmayın, büyük düşünün, büyük idealler peşinde koşun, başarıya giden yolda ilerleyin. Geleceği sizler inşa edeceksiniz.