admin

İNSAN KENDİ İSTEĞİ İLE AĞLAYABİLİR Mİ?

İNSAN KENDİ İSTEĞİ İLE AĞLAYABİLİR Mİ?

Facebook Twitter Pinterest LinkedIn İNSAN KENDİ İSTEĞİ İLE AĞLAYABİLİR Mİ?   Ağlamak, insanların duygularını ifade etmenin en doğal ve evrensel yollarından biridir. Ağlamak, üzüntü, sevinç, […]

İNSAN KENDİ İSTEĞİ İLE AĞLAYABİLİR Mİ?

İNSAN KENDİ İSTEĞİ İLE AĞLAYABİLİR Mİ?

 

Ağlamak, insanların duygularını ifade etmenin en doğal ve evrensel yollarından biridir. Ağlamak, üzüntü, sevinç, korku, öfke, acı gibi çeşitli duygusal durumlarda ortaya çıkabilir. Ağlamak, vücudun stres hormonlarını atmasına, endorfin salgılamasına ve rahatlamasına yardımcı olur. Ayrıca ağlamak, sosyal bağları güçlendirmek ve empati kurmak için de önemli bir araçtır. Peki insanlar kendi istekleriyle ağlayabilirler mi? Bu sorunun cevabı hem evet hem de hayır olabilir. Çünkü ağlamanın nedenleri ve mekanizmaları karmaşıktır ve kişiden kişiye farklılık gösterebilir.

 

Ağlamanın Türleri

Araştırmacılar, insanlarda üç tür gözyaşı olduğunu belirtmektedir.

Bunlar:

– Bazal gözyaşları: Gözleri korumak, beslemek ve kayganlaştırmak için sürekli olarak salgılanan gözyaşlarıdır. Bu gözyaşları gözün yüzeyini nemli tutar ve enfeksiyonlara karşı korur.

– Refleks gözyaşları: Göze kaçan yabancı cisimler, duman, soğan gibi tahriş edici maddelerden kaynaklanan göz yaşlarıdır. Bu gözyaşları gözü temizlemeye ve rahatlatmaya yardımcı olur.

– Duygusal gözyaşları: Güçlü duygulara tepki olarak üretilen gözyaşlarıdır. Bu gözyaşları stres hormonu olan kortizol ve doğal ağrı kesici olan endorfin içerir. Bu gözyaşları duygusal rahatlama sağlar ve sosyal destek arayışını artırır.

 

Duygusal ağlama, diğer hayvanlardan farklı olarak insanlara özgü bir özelliktir. Duygusal ağlama, beynin limbik sistem adı verilen duygusal merkezi ile hipotalamus arasındaki bağlantı sayesinde gerçekleşir². Hipotalamus, otonom sinir sistemi üzerinden göz bezlerini uyararak gözyaşı salgısını tetikler. Bu süreçte beyindeki diğer bölgeler de etkilenir. Örneğin amigdala, duyguların yoğunluğunu artırır; prefrontal korteks ise duyguların kontrolünü sağlar.

Duygusal ağlama, kişinin içinde bulunduğu duruma veya yaşadığı olaylara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bazı insanlar çok sevindiklerinde veya çok güldüklerinde ağlayabilirler. Bazı insanlar ise üzüldüklerinde, kızdıklarında veya korktuklarında ağlayabilirler. Bazı insanlar ise hiçbir sebep yokken veya çok küçük bir sebeple ağlayabilirler. Bu durumda ağlama isteği, kişinin bilinçli olarak kontrol edebileceği bir şey değildir. Aksine, kişinin bilinçaltında bastırdığı veya farkında olmadığı duyguların dışavurumu olabilir.

ağlamak

Ağlama İsteği Nasıl Kontrol Edilir?

Ağlama isteği bazen istenmeyen veya uygun olmayan zamanlarda ortaya çıkabilir. Örneğin iş yerinde, okulda veya toplum içinde ağlamak istemeyebilirsiniz. Bu durumda ağlama isteğini kontrol etmek için bazı yöntemler deneyebilirsiniz:

– Nefes egzersizleri: Derin ve yavaş nefes almak, vücudun sakinleşmesine ve stres seviyesinin düşmesine yardımcı olur. Nefes alırken karnınızın şiştiğini, verirken ise indiğini hissetmeye çalışın. Nefesinizi birkaç saniye tutun ve yavaşça bırakın. Bu egzersizi birkaç kez tekrarlayın.

– Dikkat dağıtma: Eğer ağlama isteği duyduğunuzu düşünüyorsanız, dikkatinizi başka bir şeye yönlendirmek bu isteği azaltmaya yardımcı olabilir. Örneğin etrafınızdaki nesneleri saymak, bir şarkı mırıldanmak, bir bulmaca çözmek gibi basit aktiviteler yapabilirsiniz.

– Duyguları ifade etme: Ağlama isteğinin altında yatan duyguları tanımak ve ifade etmek, ağlamaya gerek kalmadan rahatlamanızı sağlayabilir. Örneğin kendinize veya güvendiğiniz birine duygularınızı yazılı veya sözlü olarak anlatabilirsiniz. Böylece duygularınızı kabul etmiş ve paylaşmış olursunuz.

– Ağlamaya izin verme: Eğer ağlama isteği çok yoğunsa ve kontrol edilemiyorsa, ağlamaya izin vermek en iyi seçenek olabilir. Ağlamak, duygusal baskıyı azaltmanın ve rahatlamanın doğal bir yoludur. Ayrıca ağlamak, size destek olabilecek insanlarla bağlantı kurmanızı da kolaylaştırabilir. Ağlamak için uygun bir yer ve zaman bulmaya çalışın. Kendinizi suçlamayın veya utandırmayın. Ağladıktan sonra kendinize iyi bakın ve kendinizi ödüllendirin.

to cry

Ağlamanın Faydaları Nelerdir?

Ağlamak, sadece kötü bir şey değildir. Aksine, ağlamak pek çok fayda sağlayabilir. İşte ağlamanın faydalarından bazıları:

 

– Stresi azaltır: Ağlamak, stres hormonu olan kortizolün vücuttan atılmasına yardımcı olur. Böylece stresle ilişkili pek çok fiziksel ve zihinsel sorunun önüne geçilir. Örneğin tansiyon, kalp hastalıkları, bağışıklık sistemi zayıflığı, depresyon gibi.

– Mutluluk hormonu salgılar: Ağlamak, endorfin ve oksitosin gibi mutluluk hormonlarının salgılanmasını tetikler. Bu hormonlar hem fiziksel hem de duygusal acıyı hafifletir. Ayrıca sakinlik, esenlik ve bağlılık hissi verir.

– Göz sağlığına iyi gelir: Ağlamak, gözleri nemli tutar ve enfeksiyonlara karşı korur. Ayrıca göze kaçan yabancı cisimleri temizlemeye de yardımcı olur. Gözyaşları antibakteriyel özelliktedir ve göz enfeksiyonlarının önlenmesinde rol oynar.

– Sosyal bağları güçlendirir: Ağlamak, insanların duygusal durumlarını ifade etmelerine ve başkalarından destek almalarına olanak sağlar. Ağlayan bir kişiye karşı duyulan empati ve yardım etme isteği, sosyal bağların güçlenmesine katkıda bulunur.

 

Sonuç olarak

Ağlamak, insanların duygularını ifade etmenin en doğal ve evrensel yollarından biridir. Ağlamak, üzüntü, sevinç, korku, öfke, acı gibi çeşitli duygusal durumlarda ortaya çıkabilir. Ayrıca ağlamak pek çok fayda sağladığını da bu yazıda anlamış bulunuyoruz.